Sedat Peker'in bugünkü köşe yazısı
Kıymetli dostlarım,
Son günlerde ülkemizde yaşanan dış kaynaklı ekonomik oyunların zannımca hepimiz farkındayız. İşin en tuhaf yanı ise düşmanlarımızın 15 Temmuz’da tanklarla, toplarla ve uçaklarla yapamadıklarını boyalı kağıt parçalarıyla yapabileceklerine inanmalarıdır.
Planladıkları ekonomik krizi çıkarma hamlelerinin ilk işaret fişeğini dünyanın en çok büyüyen ilk üç ülkesinden biri olduğumuz halde kredi notumuzu düşürerek yakmışlardı. (Aynı kredi kuruluşları bir komediye imza atarak iflas etmiş yunanistan’ın kredi notunu ise aynı tarihlerde yükseltiyorlardı.)
Bu emperyalist güçler şu gerçeği gerçekten bilmiyorlar onların neredeyse taptıkları değerli paraları MÜSLÜMAN TÜRK’ün gözünde DİNİ, VATANI, NAMUSU söz konusu olduğunda mürekkepli bir kağıt parçasından başka hiçbir şey değildir.
YÜCE ALLAH’a yemin ederim ki onlar bu milleti tanımıyorlar. Ancak hem vallahi hem billahi bir gün mutlaka tanıyacaklar. YÜCE MİLLETİMİZ’e karşı plan yaparken Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a karşı şu partileri yan yana getirirsek seçimi kazanırız sonrasında ise ülkeyi karıştırırız. Tekrardan eski günlerdeki gibi koca devi ayaklarının üzerine çökertiriz diye hayal kuruyorlar.
Sosyal medyadaki trol hesaplarıyla estirdikleri seviyesiz rüzgarlarada kendileri de inanıp zafer naraları atıyorlar. Ancak her seçimin sonunda bidon kafa sıfatını yakıştırdıkları YÜCE MİLLETİMİZ tarafından derslerini alıp bir deve gibi oldukları yere çöküp kalıyorlar.
Böyle karanlık dönemlerde bu milletin fertleri engin ferasetiyle en doğru kararı her zaman bulmuştur. Çünkü YÜCE MİLLETİMİZ’in izlediği yol çok basit ama bilge bir öğretinin aynısıdır.
Geçmiş büyüklerimiz bir öğretilerinde şöyle derler; “Denizin ortasında fırtına zalimdir. Fakat korkarsanız, kararsız kalırsanız çekilen acı ve zulüm daha da artacaktır. En doğru yol tecrübeli balıkçıların yaptığını yapmaktır. Balıkçı der ki; YÜCE ALLAH ister beni batırır eğer isterse kurtarır. Ben doğru bildiğimden şaşmayacağım. Dümeni kırmadan dosdoğru yolumdan devam edeceğim.”
Yaşamda başarılı olmanın sırrı kişilerin ve de milletlerin zamanı geldiğinde hazır olması gerçeğidir. YÜCE MİLLETİMİZ takriben 320 sene önce imzaladığı Karlofça Anlaşması'ndan bugüne kadar yaşamaya mecbur edildiği acı tecrübeler sayesinde hazırlığını mükemmel olarak yapmış ve fetih yolculuğuna başlamıştır.
Yukarıdaki eski bilgelerin öğretisindeki gibi kararsız kalmayı değil, hedef odaklı olmayı seçeceğiz. YÜCE ALLAH’ın izniyle Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ı ilk partili Cumhurbaşkanı seçtirip Cumhur İttifakı'nın da mecliste çoğunluğa ulaşması için mücadele edeceğiz.
BİR UMUTTUR YAŞAMAK
REİS SEDAT PEKER
Yorum Yazın