Avrupa, Barış Pınarı Harekatı nedeniyle Türkiye'ye silah ambargosu uygulasa da, TSK'nın harekat sırasında kullandığı mühimmatların yüzde 90'ı yerli üretim!.. Konuya dair açıklama yapan Savunma Sanayii kaynakları, "Barış Pınarı Harekatı'nda kullanılan mühimmatların yüzde 90'ı yerli ancak biz buradan alt sistemleri ithal ediyoruz." diye konuştular.
Türkiye'nin terör örgütünü Suriye'nin kuzeyinden temizlemek için başlattığı Barış Pınarı Harekatı'ndan Avrupa ülkeleri rahatsız oldu. Bazı ülkeler, operasyonu durdurma ümidiyle Türkiye'ye yönelik silah ambargosu kararları aldı. Fransa, Almanya ve Hollanda'nın başını çektiği bu ambargo kararları, "Türkiye'nin savunma sanayi projelerinde nasıl bir etkiye sahip olacak?" sorusunu beraberinde getirdi. Konuyla ilgili Yeni Şafak'a konuşan savunma sanayi kaynakları, "Barış Pınarı Harekatı'nda kullanılan mühimmatların yüzde 90'ı yerli ancak biz buradan alt sistemleri ithal ediyoruz. Bunları vermemeleri bize belli oranda sıkıntı oluşturur ancak Türk savunma sanayisi bunu kısa sürede halledebilecek kabiliyete sahip. Bir sıkıntıya düşüldüğünde alternatiflere bakabilir" değerlendirmesinde bulundu.
Türk Silahlı Kuvvetleri ve Suriye Milli Ordusu'nun başlattığı Barış Pınarı Harekatı, Avrupa ülkelerini rahatsız etti. Harekatın başlamasından sonra ilk olarak Finlandiya ile başlayan silah ambargosu kararı Fransa ve Almanya'ya kadar uzadı.
Bu gelişmeler, "Ambargolar Türk savunma sanayisinin mevcut kapasitesini nasıl etkiler?" sorusunu da beraberinde getirdi.
Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan savunma sanayi kaynakları, 15 Temmuz darbe girişimi sonrası Avrupa ülkelerinin halihazırda örtülü bir ambargo uygulandığının altını çizdi.
Yüzde 90'ı yerli
Yaptırım kararlarının uzun vadede sorunlara yol açmayacağını vurgulayan kaynaklar, "Barış Pınarı Harekatı'nda kullanılan mühimmatların yüzde 90'ı yerli ancak biz buradan alt sistemleri ithal ediyoruz. Bunları vermemeleri bize belli oranda sıkıntı oluşturur ancak bunu Türk savunma sanayisi bunu kısa sürede halledebilecek kapasiteye sahip. Bir sıkıntıya düşüldüğünde alternatiflere bakabilir" değerlendirmesinde bulundu.
15 Temmuz sonrası "örtülü ambargo"
"Türk savunma sanayisine yönelik 15 Temmuz'dan sonra zaten örtülü bir ambargo vardı. Bu ambargo sadece sistem bazında değil, ham maddeden bazı yazılımlara kadar uzandı. Mesela Türkiye'ye süpersonik test yazılımını satmadılar. İsveç ambargo kararı aldım diyor ama zaten uzun zamandır bize zırh çeliği satmıyordu. Hür Kuş'un bazı parçalarını satmadılar. Biz İsveç'ten aldığımız parçaları yerlileştirdik"
"Türkiye'yi etkiler ancak sistem çalışır"
Avrupa ülkelerinin yaptırım kararının yeni gelen siparişlere yönelik olduğunun altını çizen kaynaklar, şunları söyledi:
"Bizi burada biraz sıkıntıya sokabilecek ülkeler, Fransa, İtalya ve İspanya'dır. İspanya ile ortak projeler var. TCG Anadolu'yu birlikte yapıyoruz ancak bu üç ülke sadece harekatta kullandığımız mühimmat ve zırh gibi sistemleri vermeyeceklerini söylüyor. Bu ambargolar Türkiye'yi etkiler ancak tamamen sistemler durur, çalışamaz gibi bir durum olmayacak. Avrupa ülkelerinden gelen ambargo yeni siparişlere karşı oldu. Bu daha önceki askeri harekatlarda da ambargo vardı ancak bu örtülüydü. Biz bunlardan sonra Kore gibi ülkelerden aldık"
Alternatifler var
AB üyesi ülkelerin silah ambargosuna karşı Türkiye'nin yönelebileceği pazarlar olduğunu söyleyen kaynaklar, "Doğu Avrupa ülkeleri büyük bir pazar. Belarus, Çekya, Ukrayna bunlar haricinde de Güney Kore ve Tayvan var. Biz Pakistan'dan bazı mühimmat parçalarını alıyoruz. Çin de her şeyin alternatifi var" bilgisini paylaştı.
Büyük projeler engellenmeyecek
"Genel bir silah ambargosu değil. AB nezdinde buna yaklaşmaya çalışıyor. Onların temkinli yaklaşmasına dikkat çekmek gerekiyor. Hollanda, Norveç ve Finlandiya dışında ülkeler harekatta kullanılacak silah ve mühimmatlara ambargo koydular. Almanya ile yürüyen bir denizaltı projemiz var. Buna bir ambargo koyulmadı. İspanya ile TCG Anadolu gemisi var, buna ambargo koyulmadı."
Yorum Yazın